Bir Savaş Vardı

240,00

Steinbeck, Bir Savaş Vardı’da her an ölümle burun buruna gelme korkusuyla cephede aylar geçiren askerlerin en sıcak, en insani yanlarına ışık tutuyor.

Steinbeck, 1943’te New York Herald Tribune muhabiri olarak İkinci Dünya Savaşı’nı takip eder. İngiltere, Kuzey Afrika ve İtalya’ya gider ve farklı cephelerde bulunur. Burada karşılaştıklarını eşsiz gözlem gücü ve gördüklerini hikâyeleştirme yeteneğiyle yazıya döker. Her zamanki gibi sıradan insana odaklanan Steinbeck savaş stratejileri ya da çarpışma detaylarındansa insanlık hallerini samimi bir şekilde aktarır.

Dorian Gray’in Portresi

172,00

Oscar Wilde’ın tek romanı olan Dorian Gray’in Portresi, estetik tutkusu ile ahlâki yozlaşma arasındaki gerilimi çarpıcı şekilde işler. Genç ve olağanüstü yakışıklı Dorian Gray, sanatçı Basil Hallward tarafından çizilen portresini gördüğünde, gençliğini ve güzelliğinin sonsuza dek sürmesini arzular. Geç Viktorya dönemi İngilteresi’nin yüzeyde görkemli ama içten içe çürümüş
dünyasında, Dorian’ın yaşamı giderek karanlık bir yolculuğa dönüşür. Dorian Gray’in Portresi güzelliğin geçiciliğiyle ölümsüzlük arzusu arasındaki çatışmaya dair çarpıcı bir anlatı.

Halktan Bir Kadının Yaşamı, Yaşlılığı ve Ölümü

232,00

Didier Eribon, babasının ölümünden sonra Reims’e Dönüş başlıklı kitabında başladığı kişisel ve kuramsal araştırmalarına annesinin ölümünü takiben devam ediyor. Halktan Bir Kadının Yaşamı, Yaşlılığı ve Ölümü’nde annesinin yaşadıklarından hareketle yaşlılık ve hastalık, yaşlılarla ve ölümle olan ilişkimiz ve yaşlanma deneyimini ele alıyor. Bakıma muhtaç kişilerin bakım koşullarını sorguluyor. Yaşlanma deneyimini düşünmenin bizim için zor olmasının nedeninin, bunun Batı felsefesinde uç bir deneyim olması ve felsefenin tüm kavramlarının yaşlılığın dışlanmasına dayanması olduğunu gösteriyor.

Oğlumuz – Yarın Diye Bir Şey Yoktur

224,00

Tarık Buğra’nın kaleme aldığı öykülerin ilk kısmını bir araya getiren bu kitap, daha önce Buğra’yı sadece romanlarından bilen okurları “öykü de yazmış bir romancı” ile değil, her cümlesiyle başlı başına bir öykücüyle bir araya getirirken, aynı zamanda Buğra’nın metinleriyle ilk kez karşılaşacak okurların Tarık Buğra edebiyatının büyük “giriş kapısını” aralamalarına bir imkân sağlıyor.

Sağın Kasveti Otoriter Liderler ve Çalınan İsyan

204,00

Modern toplumun tarihin farklı kesitlerinde birbirinden ayırt edilebilir krizler içerisinden geçtiğini biliyoruz ve bugünden geriye doğru bakıldığında bunları çeşitli analitik araçlarla anlamlandırabiliyoruz. Fakat tarih akarken yaşanan krizi tanımlamanın ve anlamlandırmanın bir hayli zor olduğu da aşikâr. Bu nedenle cari krizin ne üzerine temellendiği (iktisat, maneviyat, din, post-materyalizm vb.) ve toplumsal yaşamı nasıl biçimlendirdiği canlı bir tartışma olmaya devam ediyor. Zafer Yılmaz’ın Sağın Kasveti: Otoriter Liderler ve Çalınan İsyan kitabı, her şeyden önce krizin tanımlanma biçimlerine esaslı bir itiraz. Muarızını da “bozan”, yani eleştirel düşünceyi de tanımladığı sorunun bir parçası kılan tuhaf krizler zamanının tanımlayıcı özelliklerini sergileyerek perspektif değişiminin zorunluluğunu ortaya koyuyor.

Tam Bir Muhalif Abdülkadir Kemali Bey

320,00

Merâl Demirel bu kapsamlı araştırmasında ömrü boyunca iktidarın olduğu kadar ana muhalefetin de dışında kalmış, sürekli üçüncü bir taraf olmayı tercih etmiş Abdülkadir Kemali Bey’in portresini ele alıyor. Abdülkadir Kemali Bey’in, milletvekilliği, bakanlık ve İstiklâl Mahkemesi reisliğinden bu mahkemenin sanıklığına, kendisini hapse ve sürgüne kadar götüren çalkantılı hayatını ayrıntılı bir şekilde naklediyor. Abdülkadir Kemali Bey’in siyasi faaliyetleri sırasında, değişik dönemlerde çıkardığı gazetelerde kaleme aldığı makaleleri ve parti programlarını inceleyerek aynı zamanda siyasi fikirlerini de etraflı bir şekilde ortaya koyuyor.